Haftada 2-3 Meltem TV, Samanyolu TV, Bugün TV gibi kanalları takip edip Zaman, Taraf gibi gazeteleri de okumaya çalışıyorum :) Herşeyi bilemem, herşeyden anlayamam ama kendime göre doğrularım var. Dünümden daha bilgin, yarınımdan daha cahil olduğumu düşünüyorum. Ayrıca siyasetin her ortamda konuşulabileceğini düşünüyorum. Siyaset dediğin şey vazoları değil insanları etkiler, peki neden o insanlar fikirlerini söylemesin? Söyle kardeşim, sen de konuş, söyle. Okulda söyle, takside söyle, arkadaş ortamında söyle, fırsat bulduğunda yaz.
Örneğin: Barış gelsin?
Gelsin tabi. Kim karşı çıkıyor ki? Şehitlerin artmasını isteyen biri varsa da Allah onu kahretsin. İyi de "BARIŞ" ne lan?
Akil Adamlar bile bu "barış" sözcüğünün içini dolduramıyor. "Nedir kardeşim bu barış?" sorusuna sayfalarca cevap verirler ama ne olduğunu gene de söyleyemiyorlar. Çünkü bilmiyorlar, ya da biliyorlar ama delikanlı olmadıklarından söyleyemiyorlar. Tek amaçları "akan kanın durması gerektiğini ve diyalog sürecinin başlaması gerektiğini" halka anlatmak. Yapma be? Bunu bana anlatmanıza gerek var mı? Aranızda kan görmek isteten kaç kişi var? Peki devlet bunun karşılığında PKK'ya ne verecek? Neler konuşuluyor? Ne ödünler söz veriliyor? Yargı paketleriyle KCKlılar'ın salıverilmesi bu pazarlıklar yüzünden mi? Akil adamlar bunları biliyor mu? Hayır. İçi boş tonla laf. "Efendim barış gelsin". Savaş mı var yoksa bir silahlı isyan mı?
Yarım saattir Meltem TV'de "Akıl Defteri" diye bir program seyrediyorum. 3 arkadaş çıkıp kendi meşreplerince onlara verilen görevi yerine getiriyorlar (ya da "entellektüel birikimlerini izleyiciye aktarıyorlar"). Program baştan aşağı uyduruk ve içi boş laf dolu ("mükemmel barış dolu ileri görüşlü ve demokratik mesajlarla dolu" diye de düşünebilirsiniz). Gerçekten ciddi ciddi seyreden varsa yazık oluyor (ya da bilgileniyor, gerçekleri görüyor, aydınlanıyor?).
"Demokrasi ve insan hakları gelsin, BDPliler de bunu istiyor" diyor amcalar. Sonra ortadaki gözlüklü (Ümit Fırat) "hala 82 Anayasası var onu yaşıyoruz ve ben bundan utanıyorum" diyor yüzünü buruşturarak. "Sanki" 82 Anayasası'nın tam 16 defa %50'sine yakınının (177 maddenin yaklaşık 80 tanesi) değiştirildiğini bilmiyor bu arkadaş. Yani aslında Anayasamız 82'de yapıldığı şekliyle durmuyor. Anayasa'yı değiştirmek bu kadar zorsa nasıl 16 defa değişiklik yapılabildi? İsteyince oluyor muymuş? Yoksa Anayasa'yı kökten değiştirmenin başka bir amacı mı var?
"Hakedilen haklar verilmeli, bu yüzden Anayasa'da Kürtler'in istekleri kabul edilmeli" diyor ama bu "haklar"ın ne olduğunu söyleyemiyor. Nedir bu haklar? Olmayan ne hak varmış? Meclis'te kaç Kürt vekil var? Bakanların % kaçı Kürt? İstanbul'da kaç Kürt milyoner işadamı var? Turizm merkezlerinin % kaçının sahibi Kürt vatandaşlar? Elektrik-su paralarının toplanamadığını bilmeyen yok, sorun ne? Kim neyden şikayet ediyor? Benim devlet dairesinde, hastanede, poliste önceliğim var da Kürt vatandaşların yok mu? Bugün Türk bayrağını alıp sokağa çıksam polis gelip "provokasyon yapma, ortalığı karıştırma" diyebiliyor (televizyonda aynen bu sahneyi gördüm) ama PKK bayrağı taşımak yeni kanun paketiyle serbest hale geldi ve polis bunlara dokunmuyor; PKK bayrağı taşımak "demokratik hakları" ya... Ben cidden anlayamıyorum. PKK'nın askere öğretmene polise halka saldırmasının sebebi bu haklar mıymış yoksa.
"Toplumsal barış" dedikleri şey nedir? Hangi toplumlar arasında savaş var? Savaş mı yoksa bir terör olayı mı var?
Ben bunları yazarken TV'deki zevat "Türk" lafına taktı bu sefer de. "Türk" neymiş canım? Hangi devirdeymişiz ki?
Vay be.
Şu anda Sayıştay kanunuyla ilgili konuşuyorlar. 2004'te verilen kanun teklifi 2011'de kabul edilmiş (7 sene). Sakallı arkadaş diyor ki "bu kanun askere dokunduğu için kanunlaşamadı". Olabilir, emin değilim. Eğer öyleyse engelleyenin Allah belasını versin. Peki bu arkadaş o kanunda hükümetin özelleştirmelerine Sayıştay'ın dokunamadığını biliyor mu (4+4+4 kanununa benzer şekilde)? 2013'te Anayasa Mahkemesi Sayıştay kanununun bazı maddelerini iptal etti, ve AKP bu kararı türlü manevralarla uygulamıyor (yani Sayıştay hükümetin birçok mali harcamasına dokunamıyor). Bunlardan bahsediyor mu? Evet bahsetti ama "bunlar teknik konular o yüzden girmiyorum" dedi. Nasıl?
Sonra ihale kanunuyla ilgili "uzman" görüşlerini duyduk. Müteahhitlere kızdılar falan...
Tabi programı tamamen anlatamadım, seyretmeniz lazım. Pek muhterem insanlar, nur yüzlüler...
Şimdi TRT Türk'teki Küresel Siyaset programında Suriye ile ilgili söylenen yalanları seyredeyim, bakalım ne diyecekler.
Ha, bu arada... Yıllar önce "kahrolsun Amerika, İsrail'e ölüm" diye sokaklarda bayraklar yakan kıllı arkadaşlar 10 yıldır neden hiç meydanlarda yok? Bu ülkeler melek mi oldu yoksa? O zaman neyi yanlış yapıyorlardı, şimdi neyi doğru yapıyorlar?
Siz hiç "dilsiz şeytan" lafını duydunuz mu? Ben hergün TV'de görüyorum da...
Elinize sağlık.
YanıtlaSilSiz şu bilgiye ulaştırılabildiniz mi ?
YanıtlaSil-
http://www.sansursuzhaber.com/akp-pkk-yi-teror-orgutu-listesinden-cikardi_312583
-
Haberiniz yok muydu ? Öyle ise yaşadığınız yerde sizin gerçekleri görmemeniz için uygulanan müthiş bir sansür ve yandaş medya var demektir !!! Diğer bir açıklama ise sizin süzme bir "otlayan" olduğunuz gerçeğidir ki bunu sizin kendinize iftira etmenizi bekleriz. Buyrun ayna karşısına ;) ve replik şöyle "Ayna ayna söyle bana, var mı benden daha otlayan büyükbaş ?"
-
Sonra bebek katili Si Eyç Pi partisine diyor ki "Barış sürecine katılmazsa kendini bitirir" ! Yani açıkca tehdit ediyor ! Ya koltuğunu kaybetmemek için ülkeni bitir ! Ya da ülkeni bitirmemek için koltuğunu yitir ! Teröristten milletvekillerine tehdit gibi mesaj ! Buna bu imkanları veren güçler kimler ? Yu Es Ey, Ez Rail , Vua Ke Pie organizasyonu. Tabi din tacirleri ile de anlaşıldı. Her yerde çıkıp rahatça biz Laik cumhuriyeti istemiyoruz demeyi keyifle söyler oldular. Şu sözü de Amerikalı bir istihbaratçı mı ne demişti "Biz ülkemizdeki vatan hainlerini öldürürüz , başka ülkelerdeki vatan hainlerini ise o ülkelerin başına getiririz" ! Bu sözden bize bir değil birkaç pay düşmüş gibi değil mi ?
birkaç gün önce mecliste çözüm komisyonunda terör örgütü partisinin bir vekili dağdakilere niye terörist diyorsunuz Atatürk de milli mücadeleyi başaramasaydı terörist olarak anılacaktı diyor.böylece kendi ülkesinde işgalcilere ve hainlere karşı savaşan bir kahramanla dağdaki capulcuyu aynı kefeye koyuyor ama komisyondan bir kişi de çıkıp bu söz karşısında iki kelime etmiyor . işte ertan bey hergün gördüğümüz dahası görmeye alıştıgımız dilsiz şeytanlara bir örnek...
YanıtlaSil