13 Eki 2010

20'de 1

..
Gazetelerde haber: Türk Milli Takımı'nın sahadaki futbolcularının değeri 89.4 milyon Euro, Azerbaycan'ınkilerin toplamı 4.8 milyon Euro. Ve ardından soru: Nasıl oldu da yenildik?

Bariz değil mi? Demek ki bizim futbolcuların değeri o kadar değil! Herşeyde olduğu gibi onları da şişirdik. Türkiye'deki futbolcuların değerleri 2000lerin başında patlayan web sitelerinin hisse değerleri gibi, %99'u balon.

Annem ilkokul öğretmeni (şu anda yaklaşık 35 yıllık). Veli toplantılarında başarısız öğrencilerin velilerini kırmamak için "aslında çok akıllı ama biraz dikkatsiz" der. Gerçekte gerizekalı insan çok yoktur, ama insanın değeri "potansiyeli" ile değil "ortaya koyduğu iş" ile ölçülür. Dünyanın en zeki insanı kahvede pişpirik oynuyorsa o benim için en yararsız adamdır. Yetenekli öğrenci yeteneğini kızların eteğini kaldırmaya veya PC oyunu bitirmeye harcıyorsa ne işe yarar?

Yetenekli ama bu yeteneği bir b.ka yaramayan futbolculardan örnekler:
- Sergen Yalçın (daha geçen televizyonda "koşmayan orta saha mı olur" diyordu :) )
- Rıdvan Dilmen
- Kazım Kazım
- Ceyhun Eriş (Biraz "dikkatli" olsa Fener'de efsane olurdu)
- Tarık Daşgün (gene Fener)

Evet yukarıdakiler Türkiye'de değerliydi, ama bu değer milli takıma veya Avrupa maçlarına yansıdı mı? Anamızın liginde efelenmek kolay... Türkiye'den Avrupa'ya gidip tutunan 3 futbolcu ya vardır (örneğin tugay) ya yoktur (örneğin Tuncay), artık sebebini sorgulamayalım.

Not: Hakan Şükür'ü nasıl bilirsiniz? Yukarıda örneklerini verdiklerimin tam tersi. Yetenek az, ama eşek gibi çalışıp herşeyini ortaya koyardı, ve o sınırlı yeteneğiyle iki savunma oyuncusunu mutlaka peşinde gezdirirdi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder